’’ Namı değer ‘’Devler Ligi’’ adı ile anılan bu mücadelede bildiğiniz gibi geçen sezon yepyeni bir formata geçildi. Artık gurup aşamasının yerini 8 maçlık lig usulü mücadele aldı. Her takım dört tanesi içerde dört tanesi dışarda olmak üzere maçlarını tamamlayacak ve ilk 8’e giren takımlar son 16 turuna doğrudan yükselecek.
Yanı sıra play-off usulü olacak olan turnuvada 9 ve 24. Sırada ligi tamamlayan takımlar kendi aralarında bir üst tur için mücadele verecek. 24. Sıranın gerisinde kalan diğer takımlar ise turnuvaya veda edecekler. Ülkemizi son iki sezonda olduğu gibi yine lig lideri Galatasaray temsil edecek. Böylelikle sarı-kırmızılı ekibin Okan Buruk yönetiminde bir kez daha ülkemizi temsil etme fırsatı buluyor.
Real Madrid, Barcelona, PSG, Bayern Münih, İnter, Arsenal, Liverpool, Juventus, Tottenham ve Chelsea gibi Avrupa’nın en büyük takımlarının mücadele ettiği bu turnuvada temsilcimizin işi hiçte kolay değil. Özellikle katılımcı takımların bütçeleri ve kadro güçleri dikkate alındığında futbol adına verilebilecek en zor sınavların arasında Şampiyonlar Ligi seviyesini ilk üçe rahatlıkla koyabiliriz.
Takdir edersiniz ki temsilcimiz son iki sezonda pekiyi bir sınav verememiş ve Avrupa özelinde farkını ortaya koyamamıştı. Zaten son dönemlerde teknik direktör Okan Buruk ve öğrencilerinin en çok eleştirildiği konuların başında Avrupa’da beklenen başarıların bir türlü gelmemesi vardı. Nispeten bu sene kura şansı diyebileceğimiz bir durum gerçekleşti gibi gözükse de aslında bu seviyedeki tüm katılımcıların özel bir oyun gücü ve belli bir seviyede olduğu aşikar.
Örnek vermek gerekirse bu hafta oynanan maçlarda temsilcimiz Mourinho’lu Fenerbahçe’yi net bir oyun ve skorla eleyen Portekiz ekibi Benfica, favori olduğu maçta Karabağ takımına üstelik kendi evinde mağlup oldu. İşte bunun gibi şaşırtıcı skorlar bu arena için her zaman mümkün. Temsilcimiz Galatasaray kurada Liverpool, Man. City, E. Frankfurt, A.Madrid, Bodo Glimt, Ajax, Monaco, Union SG eşleşti.
Özellikle güçlü rakipler Liverpool ve A. Madrid ile kendi evinde oynayacak olması temsilcimiz için oldukça büyük şans gibi duruyor. Tüm bu parametreler ışığında Galatasaray ilk maçına Almanya deplasmanında E. Frankfurt karşısında çıktı.
Galatasaray Almanya’da Sert Kayaya Çarptı
Uzun süredir hasretle beklenen Avrupa macerasının heyecanlı ilk maçında sarı-kırmızılılar E. Frankfurt deplasmanında bakalım ne yapacaktı. En önemli yıldızı Victor Osimhen’den yoksun olarak kadroyu kurmak zorunda kalan Okan Hoca sahaya elindekilerin en iyileri ile çıkmak için bir kadro hazırlamıştı. Sarı-kırmızılılar sahaya kalede Uğurcan Çakır, defans hattında Eren Elmalı, D. Sanchez, R.Sallai ve yeni transfer W. Singo ile çıktı.
Galatasaray adına orta sahada M. Lemina, L. Torreira, Yunus Akgün, İlkay Gündoğan ve Leroy Sane vardı. Kağıt üzerinde forvet hattında ise Barış Alper Yılmaz görev aldı. Deutche Bank Park Stadyumu’nda italyan hakem Marco Guida düdüğü ile Şampiyonlar Ligi heyecanı başladı. Başlama düdüğü ile ev sahibi Frankfurt her ne kadar baskı kurmaya çalışsa da bunda başarılı olamadı ve ilk dakikalarda Galatasaray takım halinde iyi bir savunma performansı ortaya koydu.
Savunmadaki bu azim ve performans rakibin daha agresif bir oyun ortaya koymasına neden oldu ve hataya zorladı. Böylece 5. dakikada J. Burkardt’ın Eren Elmalı’ya sert müdahalesi hakemin dikkatinden kaçmadı ve sarı kart gördü. Galatasaray ilk dakikalarda sol ve sağ kanattan etkili olmaya çalıştı. Özellikle sol kanattan Barış ve Yunus’un ikili mücadeleleri oyuna dinamizm getirdi.
Galatasaray Deplasmanda Golü Erken Buldu
Çok geçmeden 8. dakikada ev sahibini kontra ile yakalayan Galatasaray aradığı golü buldu. Leroy Sane topla hızlı ve etkili bir çıkış yaparak topu Yunus Akgün’e gönderdi. Yerden düzgün bir vuruşla kaleciyi mağlup eden Yunus Akgün ile sarı-kırmızılılar 1-0 öne geçti. Avrupa Fatihi bu golle Almanya’da yeniden hayat bulmuş oldu.
İlk 20 dakika geride kalırken temsilcimiz %60’a %40’lık topla oynama üstünlüğü ile farkını ortaya koymuştu bile. Dakikalar 23’ü gösterirken Lucas Torreira tarafından ceza sahasının hemen dışından atılan şut rakip defansın eline çarptı ve sarı-kırmızılı takım oldukça tehlikeli bir noktadan frikik kazanmış oldu.
Topun başına geçen diğer bir yeni transfer İlkay Gündoğan akıl dolu ve çalışıldığı oldukça belli olan bir organizasyonla topu Barış Alper Yılmaz’a kazandırdı. İlkay’ın adeta alda at dediği bu pozisyon maalesef Barış Alper Yılmaz tarafından kolayca harcandı ve bence maçın kırılma anı tam olarak orasıydı.
Hem seyirci şaşkına dönecek hem de rakip oyundan düşecekti. İlk yarım saat geçildiğinde ev sahibi karşısında temsilcimiz Galatasaray’ın bariz bir üstünlüğü vardı. Frankfurt istediği etkiyi kesinlikle sahaya yansıtamıyordu. Derken bir anlık hata sonucunda ev sahibine gün doğdu. Yunus’un hatasından yararlanan R. Doan’ın vuruşunda Davinson Sanchez’e çarpan top sonucu Uğurcan yanıltı ve ev sahibi 1-1'i yakaladı.
Biz Oynadık Onlar Gol Attı
Daha iyi oynayan taraf olduğumuz 37.dakikada yenen bu hatalı gol ev sahibi avantajı bulunan rakibe maalesef itici bir güç unsuru oldu. Tatsız bir şekilde yediği gol sonrası tekrar toparlanan Galatasaray ilk yarının sonu doğru oyunu rakip yarı sahaya yıkmak istedi. Baskıları artıran sarı-kırmızlıların öne geçme anı hatalı bir hakem kararından döndü.
Dakikalar 43’ü gösterirken Barış Alper Yılmaz’ın kafa ile attığı gol, öncesinde faul gerekçesi ile iptal edildi. Bu pozisyon maçın detayları arasında bir hakem skandalı olarak hafızalarımıza kazındı. Bu kararın ardından etkimizin artmasını beklerken yine beklenmedik bir şekilde golü ağlarımızda gördük. 45+2. Dakikada sağ kanattan açılan topa şık bir vuruş yapan gelecek vadeden milli gururumuz Can Uzun takımını 2-1 öne geçiren golü kaydetti.
Maalesef 2-1 geriye düştüğümüz Almanya deplasmanında soyunma odasına bu skorla gitmeye hazırlanırken, talihsizlikler bir kez daha peşimizi bırakmadı ve 45+4 de ev sahibi takım bir gol daha buldu. Rakibi şoka sokmamız gereken ilk yarı bizim şoka girmemize neden oldu ve adeta kâbusu yaşadık. Orta şut karışımı gelen topta W.Singo topu kendi ağlarına gönderdi.
37. Dakikaya kadar 1-0 önde girdiğimiz maçta ne olduğunu anlamadan ilk yarıyı 3-1 geride kapattık. Maalesef ikinci yarıda oyundan mental olarak kopan sarı-kırmızılılar 66. Dakikada Burkadt’ın golüne engel olamadı. 4-1 sonrası oyundan iyice düşen sahadaki on bir kalesinde son golü 75.dakikada gördü ve maçı beklenmedik bir skor olan 5-1 ile kaybetti.