Bugün elimizin altında binlerce film ve dizi seçenekleri bulunuyor. Farklı dijital platformlar, Hollywood yapımları ve Türk yapımları derken seçeneklerimiz eskiye göre oldukça geniştir. Peki, bu kadar zengin bir seçenek varken neden hala Yeşilçam filmlerini ilk günkü tutkusuyla izliyoruz? Televizyonlarda Yeşilçam filmleri yayınlandığında ekran başına kilitleniyoruz? Kemal Sunal’ın, Metin Şentürk’ün veya Şener Şen’in aynı sahnelerine defalarca gülüyoruz? Adile Naşit ve Münir Özkul’un filmlerine aynı şekilde hüzünleniyoruz? Neden hala Yeşilçam izliyoruz?
Yeşilçam’ın Nesilden Nesile Aktarılması
Yeşilçam’ı hala izlememizin nedeni oldukça basit aslında. Çünkü o filmler bizim hikayemizdi. Filmler mahallemizi, hayallerimizi, aşkımızı, ailemizi ve acılarımızı anlattı. Bazen safça bazen çok duygusal olsa da her zaman içten bir şekilde o filmler izleyicilerle buluştu. Bizlere gülmeyi, ağlamayı, sevmeyi ve dostluğu öğrettiler. Dijital çağda görüyoruz ki her şey hızlı bir şekilde tüketiliyor Ama Yeşilçam filmleri tüketilmiyor. Filmleri her izlediğimizde yeniden yaşıyoruz. Çünkü o filmler bizlere bir dönemi anlatmıyor, bizlere sadece bizi anlatıyor. Yeşilçam’a duyduğumuz bu sevginin temelinde filmlerde kendimizi bulmamız yatıyor. İşte bu yüzden hangi çağda yaşıyorsak yaşayalım Yeşilçam hem kalbimizde hem de ekranlarda olmaya devam edecektir.
Yeşilçam’ın Doğuşu
Yeşilçam denildiğinde herkes efsaneleşmiş filmleri ve oyuncuları hatırlar. Peki, Yeşilçam isminin nereden geldiğini hiç düşündünüz mü? Bu soruya hepimizin cevabı hayır olacaktır. Yeşilçam adını Beyoğlu’ndaki bir sokaktan alır. Bu sokakta o yıllarda birçok film şirketlerinin yazıhaneleri bulunuyordu. Sokakta yönetmenler, yapımcılar ve büyük isimler birçok film projesi üzerinde çalışıyorlardı. Zaman geçtikçe film şirketlerinin bu sokakta çoğalmaya başlaması nedeniyle Türk Sineması Yeşilçam adıyla anılmaya başlamıştır. Yeşilçam sinema dönemi Türkiye’de film üretiminin en yoğun olduğu yılları temsil eder. Özellikle 1960 ve 1970 yıllarında birbirinden güzel filmler çekiliyor ve sinema salonları dolup taşıyordu. Yeşilçam filmleri düşük bütçelerle ve kısıtlı imkanlarla yapılıyordu. Halkın da ilgisini çeken bu yapımlar adeta toplumsal bir buluşma noktası haline geliyordu. Yeşilçam bu dönemlerde altın çağını yaşadı diyebiliriz.
Yeşilçam’ın Toplumsal Bellekte Yer Edinmesi
Yeşilçam sadece bir sinema dönemi olarak toplumsal belleğimizde yer almaz. Aynı zamanda ortak duyguların ve hatıraların kaynağı olarak da varlığını sürdürür. Yeşilçam döneminde üretilen filmler her yaştan izleyicinin hem eğlence ihtiyacını karşıladı hem de gündelik yaşamla kurduğu güçlü bağlar sayesinde de kalıcılığını garantiledi. İmkansız aşk, mahalle dayanışması, güçlü aile bağları, fakir ama gururlu genç hikayelerinde izleyiciler kendilerinden bir şeyler buldu. Bu sayede Yeşilçam filmleri kolay bir şekilde sahiplenilmiş oldu. Yeşilçam filmleri böylece beyaz perde de yer bulduğu gibi hafızalara da kazınmış oldu.
Bugün hala Yeşilçam filmlerinin televizyonlarda yayınlanması, sosyal medyada veya sinema tartışmalarında Yeşilçam’a göndermeler yapılması Yeşilçam’ın hafızalarda yer edindiğinin en somut örnekleridir. Karakterler, unutulmaz oyuncular ve filmlerde kullanılan replikler artık gündelik dilin bir parçası haline geldi. Şu an bir tebessümle izlediğimiz yapımlar aslında o dönemlerin toplumsal yapısını, hayallerini ve mücadelelerini aktaran önemli belgelerdir. Yeşilçam’ın toplumsal bellekte bu kadar yer edinmesinin nedeni izleyicilerle kurduğu o samimi ve gerçek bağlardır.
Yeşilçam’ın Efsaneleşen Filmleri
Yeşilçam’ın efsaneleşmiş bazı yapımları vardır ki her bir sahnesi ezbere bilinir, bazı replikleri günümüzde dahi kullanılır. Bu filmler dönemin izleyicisini etkilediği gibi sonraki kuşakları da etkilemiştir. Televizyonlarda yayınlanan bu filmler izleyiciyi sanki ilk defa izleyecekmiş gibi heyecanlandırır. İşte o Yeşilçam filmlerinden bazıları:
· Selvi Boylum Al Yazmalım: “Sevgi emektir” repliğiyle hafızalara kazınmış bir filmdir. Türkan Şoray ve Kadir İnanır’ın unutulmaz performansları aşkın sadece duygusal bir his olmadığını aynı zamanda fedakarlık ve sorumlulukta gerektirdiğini izleyiciye net bir şekilde anlattı. Selvi Boylum Al Yazmalım yediden yetmişe herkesin sevdiği ikonik Yeşilçam filmlerinden birisidir.
· Hababam Sınıfı: Münir Özkul’dan Kemal Sunal’a kadar birçok usta oyuncu kadrosuyla izleyicilerle buluşan Hababam Sınıfı Yeşilçam’ın efsaneleşmiş filmlerindendir. En sevilen komedi serilerinden olan Hababam Sınıfı hem güldürür hem de düşündürür.
· Neşeli Günler: “Turşu suyu limonla mı yapılır sirkeyle mi” repliğiyle hafızalara yer edinmiş filmlerdendir. Neşeli Günler Türk sinemasının en sevilen aile komedilerinden birisidir. Adile Naşit ve Münir Özkul gibi efsane oyuncuların yer aldığı film sıcak aile hikayesi, unutulmaz replikleri ve usta oyuncularıyla Yeşilçam’ın ölümsüz eserlerindendir.
· Çöpçüler Kralı: Yeşilçam’ın en sevilen unutulmazlar filmlerinden birisidir. Usta oyuncu Kemal Sunal ve Şener Şen’in başrol olduğu film toplumsal eleştiri ile mizahı ustalıkla harmanlamıştır.
· Sevmek Zamanı: “Resminle benim aramdaki bir durum seni ilgilendirmez. Ben senin resmine aşığım” repliğini sosyal medya hepimize tekrar hatırlattı. İşte o replik Sevmek Zamanı’na ait. Müşfik Kenter ve Sema Özcan’ın yer aldığı Sevmek Zamanı Yeşilçam’ın en özgün filmlerinden birisidir. Alışılmış Yeşilçam kalıpları dışına çıkan filmde tema surete aşık olunmasıdır.
· Ah Nerede: Yeşilçam’ın romantik komedi türündeki en sevilen filmlerinden birisidir. Tarık Akan, Gülşen Bubikoğlu, Adile Naşit ve Hulusi Kentmen gibi usta oyuncuların yer aldığı film dönemin gençlik anlayışını, İstanbul’un sosyal hayatını ve aile ilişkilerini eğlenceli bir şekilde anlatır.
· Bizim Aile: Yeşilçam’ın en sevilen aile filmlerinden birisidir. Başrollerinde Münir Özkul, Adile Naşit, Şener Şen, Itır Esen ve Tarık Akan gibi usta oyuncuların yer aldığı Bizim Aile filmi samimi diyalogları, sıcacık aile ortamı ve toplumsal mesajıyla izleyenlerin kalbinde derin izler bırakmıştır.
· Kapıcılar Kralı: Yeşilçam’ın unutulmaz komedilerinden birisidir. Kemal Sunal’ın başrol olduğu film dönemin sınıfsal farklılıklarını ve toplumdaki adaletsizlikleri güldürü yoluyla eleştirir. Kapıcılar Kralı her izleyişte aynı tadı veren klasikler arasında yer alır.
· Gülen Gözler: Yeşilçam’ın en samimi ve en sevilen aile filmlerinden birisidir. Münir Özkul, Adile Naşit, Şener Şen, Ayşen Gruda, Müjde Ar ve Halit Akçatepe gibi usta oyuncuların yer aldığı film aile bağları, fedakârlığı ve sevginin gücünü anlatır.