Fenerbahçe 1907 yılında kurulmuş olan 118 yıllık Türk sporunun koca bir çınarı durumunda. Sarı lacivertli camia bu uzun yaşam serüveninde sayısız başarılar ve bu başarıların bir nişanesi olarak nice şampiyonluklar kazanmıştır. Her ne kadar üzerinde en çok durulan branş futbol olsa da, futbol serüveninin yanı sıra basketbol, voleybol, yelken gibi diğer spor branşlarında da oldukça başarılı olmuş bir camiadır.
Özellikle olimpiyatlarda göğsümüzü kabartan çoğu branşın altında sarı lacivertli camianın imzası bulunmaktadır. Fakat Fenerbahçe her nedense son yıllarda futbolda alışık olduğu başarılara bir türlü kavuşamıyor. Bildiğiniz gibi bu durum taraflı tarafsız her futbolseverin dikkatini fazlası ile çekiyor. Her yeni sezon öncesi kurulan yeni takım ve büyük transfer haberleri umutları daha fazla artırıyor. Ancak sezon sonu geldiğinde, beklentiler yerini hayal kırıklıkları ile dolu başarısızlıklara bırakıyor. Kimi zaman hakem kararları, kimi zaman da yönetimsel istikrarsızlıklar bu süreci etkileyen faktörler arasında yer alıyor ve her devasında taraftar başarı olarak sofradan aç kalkan taraf oluyor.
Fenerbahçe Camiası Başarıya Hasret
Camianın bu açlığına her geçen sene yeni bir yapılandırma ile cevap vermeye çalışan yönetim, adeta ağzı ile kuş tutmaya çalışıyor, fakat yine de yaranamıyor. Bir türlü futbolda özlenen, istenilen ve hasreti çekilen mutlu sona ulaşılamıyor. 1998 yılından 2018 yılına kadar aralıksız kulüp başkanlığı yapan efsane Aziz Yıldırım sonrası göreve büyük umutlarla tanınmış bir isim olan Ali Koç geldi. Ali Koç başkanlığı bir devrin kapandığı ve yeni bir dönemin başladığının işaretiydi. Taraflı tarafsız bütün camia içten içe Ali Koç’un başkanlıkla taçlanan Fenerbahçe serüvenine karşı sessiz kalmış ve hak ettiğini düşünmüştü.
Hatta ve hatta bu kulüp için cezaevi gibi büyük bedeller ödemiş olan efsane isim Aziz Yıldırım’da buna dahildi. Herkes umut dolu bir bekleyiş içerisindeydi. Gelecek Fenerbahçe adına oldukça parlak ve aydınlık gözüküyordu. Kulüp büyük bir değişim sürecine girmişti ve bu süreçte altyapıdan yönetime kadar pek çok alanda yenilikler hedeflenmişti. Ali Koç’un kendinden emin vizyoner duruşu ve kurumsal yönetim anlayışı başlangıçta heyecan oluşturmaya yetmiş gibi gözüküyordu.
Öyle ki ilk dönemlerinde kulübün menfaatleri için oldukça ağır bedeller ödeyen Aziz Yıldırım cephesi bile sessizdi. Çünkü Ali Koç güçlü bir isim ve güçlü bir figürdü. Koç ailesinin bir üyesi olması dışında Fenerbahçelilik duruşu ile camianın ortak sevgi, sempati ve güvenini kazanmıştı. Fakat bu durum kulüp başarılarını kazanmasına yetmedi. Futbol branşında beklenen hasret bir türlü dinmedi.
Fenerbahçe Taraftarının Şampiyonluk İsteği
Yıllar ilerledikçe, camia içerisindeki sabır azalmaya, beklentiler ise daha da büyümeye başladı. Özellikle şampiyonluk yarışlarında son virajda yaşanan kayıplar, taraftarın hayal kırıklığını derinleştirdi. Ali Koç’un vizyonu ve kulübe kattığı kurumsal yapı önemliydi ancak saha sonuçlarıyla desteklenmedikçe bu çabalar gölgede kalmaya devam ediyordu. Fenerbahçe taraftarları hasret kaldıkları o eski güzel şampiyonluk günlerini geri istiyordu.
Bu güzel başlayan günlerden sonra Ali Koç dönemi özelinde Fenerbahçe oldukça sıkıntılı süreçler yaşadı. Özellikle futbolda beklenen başarı seviyesine ulaşılamaması başkanlık sürecinde işleri oldukça zor sokmuş oldu. Aslına bakılırsa Ali Koç başkanlığı döneminde sarı-lacivertli takım en çok puan topladığı ve en fazla galibiyet yaşadığı dönemleri yaşadı. Ancak bu istatistiksel başarılar, camianın arzuladığı şampiyonlukla taçlanamayınca yeterli görülmedi.
Taraftar için önemli olan yıllardır hasreti çekilen o kupayı müzeye getirmekti. Bu süreçte birçok teknik direktör değişikliği yaşandı, kadro yapılanmaları sürekli değişti ve istikrar sağlanamadı. Ali Koç’un yönetimsel hamleleri ve maddi katkıları takdire şayan olsa da, bu çabalar sahadaki sonuca yansımadı ve eleştiriler kaçınılmaz oldu. Başarılı gidişler her defasında taraftarların ve tüm camianın iştahını kabarttı.
Fakat bu başarılar final etabına girildiğinde devam etmeyince, kısacası mutlu sona ulaşılamayınca başarısız kabul edildi. Örnek vermek gerekirse geçen sene 2023 – 2024 sezonunda Galatasaray şampiyon oldu ve başarısız sayılan sarı-lacivertli takımda teknik heyet başta olmak üzere tüm takımda köklü değişikliklere gitti. Yapılan bu değişiklikler, camianın beklentisini karşılamak ve yeni bir sayfa açmak amacı taşıyordu. Yeni yöneticiler, yeni teknik heyet ve yepyeni oyuncular takımın güncel listesinin tamamen değişmesi olanak sağladı. Ancak sık sık yaşanan bu değişimler, takım içi uyumun sağlanmasını oldukça zorlaştırdı.
Halbuki o sezon ligde sadece 1 mağlubiyeti vardı ve ezeli rakibine karşı oynadığı son maçı İsmail Kartal yönetiminde çok güzel bir mücadele ile üstelik 10 kişi kalmasına rağmen kazanmasını bilmişti. Gel gelelim şampiyonluk için bu yeterli olmadı ve Fenerbahçe onca senelik hasrete artı bir hane daha eklemiş oldu. Dediğimiz gibi ardından yepyeni bir takım kuruldu. Ezeli rakip Beşiktaş’ın yıldızı Cenk Tosun takıma katıldı, İrfan Can Kahveci gibi bir yıldız takımda tutuldu. Bu sene o sene denilerek Cengiz Ünder’in eski formunu yeni teknik adamla yakalaması umuldu.
Derken dünyanın en özel teknik adamlarından Jose Mourinho ile anlaşıldı. Üstüne Talisca gibi bir yıldız transfer edildi. Bunlar sadece yönetimin özlenen şampiyonluk adına yaptıklarının bir kısmıydı. Daha neler neler yapıldı hasretle beklenen sona ulaşabilmek için. Fakat olmadı, yine aşı tutmadı. Üstüne üstlük bu kez rakibin çok daha gerisinde kalındı. Ezeli rakiplere karşı içerde ve dışarda istenilen performans ortaya koyulamadı. Artık yine bir sezonun daha sonuna gelinmişti ve hasret halkasına bir yenisi daha eklenmiş oldu. Bu son kaçan şampiyonlukla artık taraftarın sabredecek son gücüde tükenmişti.
Fenerbahçe ve Ali Koç Sona Yaklaşıyor
Ali Koç ve Acun Ilıcalı başta olmak üzere ilk defa başarısızlığın sorumluluğu kitleler tarafından yönetime yükleniyordu. Tüm bu durumların ışığında Ali Koç yeniden son kez aday olacağını açıkladı. Bu süreç kimileri için beklenen kimileri için ise şaşırtıcı olarak nitelendirildi. Bildiğiniz gibi bunca yıllık futbol branşında bir başarısızlık söz konusu. Üstelik futbol hem maddi anlamda hem de kültürümüz gereği spor branşlarının lokomotifi durumunda.
Ali Koç gibi güçlü bir ismin gitmeden diğer branşlarda olduğu gibi futbolda da bir büyük kupa istemesi oldukça olağan gözüküyor. Çevresindeki yönetici arkadaşlarının efendim size bir kupa yakışır sözlerini duyar gibi oluyoruz. Fenerbahçe başkanlık seçimlerine sayılı günler kala, sürecin bizlere ne göstereceği büyük bir merak konusu. Özellikle efsane başkan Aziz Yıldırım ismi bu süreçte belirleyici olabilir. Son olarak basketbol şubesinde kazanılan Euro Lig Başkan Ali Koç’un elini güçlendirmiş gibi gözüküyor. Tüm bu durumlar ışığında bakalım Ali Koç ve Fenerbahçe’nin geleceğini neler bekliyor.