Bütün yılın yorgunluğunu üzerimizden atmaya çalıştığımız şu tatil günleri, memleket hasreti çekenler için eşsiz bir fırsat sunuyor. Elbette tatil planı yaparken deniz kenarına gitmek, güneşlenmek, hatta otelde vakit geçirmek veya sadece yeni yerler görmek için çıkılan turistik geziler de güzel tercihler arasında yer alıyor. Ama memlekete gitmenin hem manevi değeri hem de sunduğu avantajlar başka hiçbir tatille kıyaslanamaz.

Peki, bu avantajlar neler? Beraber bakalım.

Memleket; Bir Kimlik, Bir Aidiyettir

Yaz tatili planı arasında memlekete gitme fikri birçok kişi için coşku verici olabilir. Ama bazı evlerde gençler için içten içe sıkıcı bir yolculuk gibi değerlendiriliyor olabilir. Çünkü dijital dünyada zaman geçirmeye alışkın olanlar, farklı işlerle meşgul olmayı zaman kaybı veya eğlence eksikliği olarak görebiliyor.

Böyle bir tercihle, yetişkinler için bile şehir hayatının hızlı temposu geride kalmış oluyor. Kırsal hayatın sade yaşamına geçiş, başta yadırganabilir. Ama dijital alışkanlıklara ara vermek hatta sosyal medyadan biraz uzak kalmak bile sıkıntı hissi uyandırabilir.

Acaba bu bakış açısı değiştirilemez mi? Hatta şöyle soralım: Dijital dünya olmasaydı da bu sadelik sıkıcı mı olurdu?

Doğduğumuz ya da ailemizin köklerinin bulunduğu topraklar, yalnızca birer yerleşim yeri değil; aynı zamanda geçmişin izlerini taşıyan, anılarla dolu birer hafıza mekânıdır. Memleket; kimliğimizi oluşturan, aidiyet hissimizi pekiştiren değerli bir yerdir.

Evet, gençler için AVM gezisi yapmak, ekranda vakit geçirmek eğlenceli olabilir; ancak akrabalarla, kuzenlerle birlikte geçirilen zamanın yeri hiçbir şeyle doldurulamaz.

Akrabalık Bağları, Kalbe Şifa Gibi Gelir

Akrabalarla kurulan güçlü bağlar, yalnızca sosyal değil, psikolojik açıdan da ruhumuza iyi gelir. Her ne kadar yıl içinde “Zaman yok”, “Mesafe uzak” gibi bahanelere sığınsak da bu bağlar bizi görünmez bir şekilde sarar ve destekler.

Araştırmalar, güçlü aile ve akrabalık ilişkilerine sahip bireylerin daha az stres yaşadığını, duygusal açıdan daha dengeli olduklarını ortaya koyuyor. Peygamber Efendimizin sıla-i rahim konusundaki hassasiyeti de bu bağın ne kadar kıymetli olduğunu gösteriyor. Hem ziyaret edilenin kalbine hem de ziyaret edenin ruhuna iyi gelir bu bağ.

Şu koskoca dünyada kimi zaman kalabalıklar içinde yalnız hissederiz. Böyle anlarda bir akrabadan gelen küçük bir mesaj, bir telefon, bir “Yanındayım” sözü içimizi ısıtır, bizi güçlendirir.

Yıl boyunca ihmal ettiğimiz akraba ziyaretleri, yaz tatili sayesinde telafi edilebilir. Bu ziyaretler, sadece sohbet etmek değil; aynı zamanda köklerimize sahip çıkmak, geçmişle bağı korumak, çocuklarımıza aile olmanın kıymetini göstermek demektir. Çünkü modern dünyada en çok ihtiyaç duyduğumuz şey; dayanışma içinde olan, birbirini kollayan sağlam bir aile yapısıdır.

Çocuklarla Köy Tatili Fikri Nasıl Değerlendirilebilir?

Yaz tatilinde memlekete gitmek sadece bir ziyaret değil, aynı zamanda çocuklar için eşsiz bir eğitim ve gelişim fırsatıdır. Uzakta yaşayan aile büyüklerini görmek, hem ziyaret edenler hem de ziyaret edilenler için büyük anlam taşır. Özellikle dede ve nineler, torunlarının yolunu gözler; onlarla vakit geçirmek, geçmişe dair hikâyelerini paylaşmak isterler. Her anlatılan anı, çocukların geçmişle bağ kurmasına katkı sağlar.

Köy tatili çocuklar için gerçek hayatla temas edebilecekleri, doğal ortamda özgürce hareket edebilecekleri, şehirde asla bulamayacakları bir deneyim sunar:

· Çocukların yaşlarına göre toprakla oynaması, doğayla bağ kurması daha rahat olur. Kırlarda özgürce dolaşmak, doğayla iç içe olmak onlar için unutulmaz bir deneyim olur.

· Şehirde doğayla vakit geçirmek çoğu zaman sınırlı zaman ve alan içinde olur. Köyde temiz hava solumak, bol oksijen almak, geceleri yıldızları seyretmek, güneşin batışını izlemek, sabahın ayazında horozların sesiyle uyanmak gerek bedensel gerekse ruhsal olarak şifadır.

· Çocuklar yeni beceriler edinebilir. Mesela tarım işleriyle ilgilenmek, el işi yapmak, ekmeğin tandırda pişirildiğine şahit olmak bulunmaz deneyimlerdir.

· Şehirde sürekli ekrana maruz kalan çocuklar için köy, dijital dünyadan uzak kalma ve gerçek yaşamla temas kurma zamanıdır. Hem çocuklar hem de ebeveynler için tam bir dijital detoks zamanı, diyebiliriz. İçsel bir yolculuk için de ortam bulunmuş olur.

· Bu ziyaretlerle köklerinizle yeniden bağ kurarken aynı zamanda çocuklarınız da o kökleri tanır, bilir. Aile büyüklerinizi tanırlar. Halalar, amcalar, belki dayılar, teyzeler…

· Aynı zamanda aile yanında kalmak, ekonomik tatil fikirleri arasında en fazla tercih edilendir. Doğal ve geleneksel ev yemekleri yenir. Konaklama için ayrı bir bütçe ayırmadan çevredeki ilçe ve illere de gezi planı düzenlenebilir.

· Köy hayatının getirdiği doğal yaşam, hayata dair farklı bir tecrübe barındırır. Belki tavuk beslemek, ağaçtan bir meyve koparmak, bahçede sebze dikmek unutulmaz birer anıdır. Aynı zamanda toprakla ve rızıkla kurulan bağ, nimete ve emeğe karşı daha duyarlı bireyler yetişmesine katkı sağlar.

Memleket Dönüşü Asıl Kazancımız

Yaz tatilinde memlekete gitmek köy yumurtası yemek, ev yapımı taze yoğurdun tadına bakmak, reçel ve domates salçası yapmak, pekmez kaynatmak ya da tarhana ile eve dönmek anlamına gelebilir. Elbette bunlar kıymetli ve doğal hediyelerdir. Ama asıl kazanç bunlar değildir. Eve dönüşte asıl getirdiğimiz değerler başkadır.

Memleket dönüşü bavulumuza sığdıramadığımız ama kalbimize ve zihnimize kazınan değerler, tatilin gerçek kazançlarıdır:

· Dingin bir zihin: Köy hayatının doğal ritmi, ruha ve bedene iyi gelir.

· Güzel vakit geçirmek: Aile büyükleriyle sohbet, kuzenlerle neşeli anlar, samimi sofralar…

· Anlamlı ilişkiler: Akrabalarla ve yakınlarla kurulan samimi bağlar.

· Geçmişin kıymetini bilmek: Eski fotoğraflara bakmak, çocukluk anılarını konuşmak.

· Geleneklerin yaşatılması: İmece usulü beraber yapılan işler, zor tariflerin yapılması.

· Kim olduğunuzu yeniden fark etmek: Nereden geldiğini hatırlamak ve büyükşehirde unutulan güçlü yanları tekrar hissetmek.

Memleket Sevdası, Ruhun Yeniden Doğuşu

Tatilin bir amacı dinlenmek ve yeni yerler görmektir; ama aynı zamanda aile, huzur, kültür ve maneviyat da demektir. Çünkü memlekete gitmenin faydası sadece maddi kazançtan fazlasıdır. Memlekete gitmek; aile bağlarını güçlendirmek, huzura kavuşmak, kültürel değerleri yaşatmak ve maneviyatla içsel bir denge kurmak anlamına da gelir.

Deniz kadar toprak da huzur verir. Doğayla iç içe tatil, insan ruhuna iyi gelir. Yeşilin, toprağın, temiz havanın ve sessizliğin verdiği huzur; hiçbir otelde bulunamaz.

Unutmayalım ki memleket yolculuğu bazen bir terapiye dönüşebilir. Gönülleri ferahlatan, geçmişi yâd ettiren, kalbe iyi gelen bir yolculuktur bu.