Sokaklarda bir kentin nabzı atar. Büyük yapıların arasında kalan daracık sokaklar bizlere geçmişi ve şu anı fısıldar. Sohbetler, acılar, ayrılıklar, kavgalar veya barışmalar… Sokaklar bizi yansıtır. Sokaklarda bir bakıma kendimizi bulur ve anlatmak istediklerimizi sokaklara anlatırız.
Bu gibi ihtiyaçlardan kaynaklı modern zamanın en özgür ve çarpıcı anlatım biçimi ortaya çıkmıştır: Sokak sanatı. Bu sanat anlayışıyla sanat sokakla buluşarak bugüne kadar gelmiştir.
Sanatın müzelerden, galerilerden çıkıp sokağa inmesi aslında hayata karışması da demektir. Sanat sadece bir kesime hitap etmez. Sanat seçkinlerin veya belirli kesimlerin erişebildiği bir ayrıcalıkta değildir. Sanat herkesin hakkıdır. Sergide gördüğümüz bir resim, galeride gördüğümüz bir tablo sanat olduğu kadar duvarda gördüğümüz bir grafiti, panolara yerleştirilmiş bir karikatürde sanattır. Sanatı tek bir alanda kısıtlamamız doğru değildir. Sanat ve halk ne kadar iç içe olursa toplumda o kadar gelişir. Sokak sanatı sadece görsel bir gösteriş değildir. Sokak sanatı ayrıca bir haykırışın, toplumsal direnişin ve hafızanın da ifadesidir. Sokak sanatı ortaya çıktığı zamanlarda herkes tarafından kabul edilmekte zorlansa da şimdi çok önemli bir sanat haline gelmiştir.
Sokak Sanatı Nedir?
Sokak sanatı 20. yüzyılın ortalarında ortaya çıkmış bir anlayıştır. Gençlerin kendilerini ifade etme aracı olarak kullandıkları sokak sanatı şimdilerde kendine sanat alanında yer bulmuştur. Sokak sanatı deyince aklımıza ilk gelen grafitidir. Grafiti duvarlara yazıların yazılması veya resimlerin çizilmesi gibi yöntemlerle yapılan sanattır. Grafiti ilk ortaya çıktığı zaman herkes tarafından vandallık olarak algılanmıştır. Sanatın sadece fiziksel mekanlarla sınırlı olduğunun düşüncesinde olan bazı kesimler bu çalışmalara tepki bile göstermiştir.
Grafiti zamanla kendini estetik, duruş veya ifade biçimi olarak geliştirerek önemli bir konuma gelmiştir. Bugünlerde grafiti için sanat fuarları veya müzelerde ayrı bölümler bile oluşturulmuş durumda. Bu değişime şaşırmamak lazım. Çünkü sanat her ortamda ve alanda kendini ifade edebilecek bir kapasiteye sahiptir. Yeter ki onu dönüştürecek usta ellere sahip olsun. Sokak sanatı boya, yazı veya görsel yerleştirmelerle yapılır.
Sokak Sanatı Neden Bu Kadar Etkileyici Oldu?
Sokak sanatının özgünlüğü ve samimiyeti onun etkileyici olmasını sağlamıştır. Sokak sanatını gerçekleştirmek için herhangi bir sınır yoktur. Sanatçı o an içinden geçenleri duvara yansıtır. Sanatçı sanatını yaparken kullandığı her boyaya, yaptığı çizime duygularını verir. Duvarlardaki eserlere baktığımız zaman bir haykırış, sessiz bir çığlık veya toplumsal bir mesaj görürüz. Duvardaki sanat kalıcı da değildir. Bugün sokakta gördüğümüz bir yazıyı veya çizimi yarın orada bulamayabiliriz.
Sokak sanatında eserlerin kalıcı olmaması durumu aslında bizlere sokak sanatının anı yaşatma ruhunu da gösteriyor. Böylece sokak sanatı tepkilerin ve tartışmaların içerisinde kendisinin de bir sanat olduğunu tüm dünyaya göstermiştir. Sadece ülkemizde değil dünyanın da her yerinde sokak sanatı önemlidir. Gençler arasında daha yaygın olan bu sanat gelecekte de sokaklarımızı aydınlatmaya devam edecektir.
Sokak Sanatı ile Toplumsal Eleştiri Yapılabilir mi?
Sokak sanatı toplumsal eleştirilerinde yapıldığı bir daldır aslında. Sanatçılar toplumda yaşanan eşitsizlik, göç, ekonomik zorluklar veya diğer sorunları sokak sanatıyla yansıtırlar. Duygular, düşünceler veya verilmek istenilen mesajlar sokak sanatında yapılan eserlerle herkese gösterilir. Sokak sanatı bazen sessiz bir protesto halini de alabilir. Sokaklar, parklar veya caddeler mizah ve eleştirinin hakim olduğu toplumsal eleştiri platformu olmuşlardır. Duvarlardaki eserlerde halkı düşündürecek veya sorgulatacaktır. Sokak sanatının toplumsal eleştiri üzerindeki etkisinin doğruluk payını sorgulamamız yanlış olacaktır. Çünkü sanat bu zamana kadar duygu ve düşüncelerin en iyi ifade edildiği yollardan birisidir. Toplumsal eleştirinin ön plana çıkarıldığı bir sokak çalışması kim bilir belki bizleri doğruya yönlendirir.
Sanat Dünyasında Sokak Sanatçılarının Yeri
Sokak sanatı günümüzde müzelerde veya sanat galerinde kendine yer bulmuştur. Çok ünlü sokak sanatçıları bile bulunmaktadır. Banksy isimli sanatçı yazımıza en iyi örneklerden birisidir. “En ünlü sokak sanatçısı kimdir?” sorusunun cevaplarından bir tanesidir. Grafiti sanatçısı olan Banksy ’nin ilgi çekici yaratıcı eserleri bulunur. Sokaktan gelerek dünyaca bilinen bir sanatçıya dönüşen Banksy bizlere aslında sokak sanatının da ne kadar önemli olduğunu gösteriyor. Sanatçının eserleri sadece duvarları süslemedi aynı zamanda toplumunda sesi oldu diyebiliriz. Ünlü sanatçı sokak sanatında da başarı merdivenlerinin nasıl yürüneceğini sanatseverlere göstermiş oldu.
Sokak Sanatının Gençler Üzerindeki Etkisi
Sokak sanatı son zamanlarda özellikle sosyal medyanın kullanımının artmasıyla daha da ilgi çekici hale gelmeye başlamıştır. Duvardaki bir resim saniyeler içerisinde milyonlara ulaşabiliyor. Bu sayede sanatçı kendini ve eserlerini sosyal medya aracılığıyla da tanıtarak bu alanda ilerleyebiliyor. Gençlerde bu durumdan etkilenerek sokak sanatına yönelebiliyorlar. Sokak sanatının sosyal medyada etkileşim alması ve popüler bir kültür haline gelmesi gençleri sokak sanatına yönlendiriyor.
Sokak sanatını yapmak için herhangi bir diplomaya veya okula gerek yoktur. Yazmayı veya çizmeyi seven gençler sprey boyayla sanata giriş yapabilirler. Sokak sanatının gençler üzerindeki etkileri fazladır. Sokak sanatı ile gençler sanat konusunda daha bilinçli bir hale geleceklerdir. Aynı zamanda duvar önünde boyayla sanat yapmaya çalışırken sosyalleşecekleri ortamı da oluşturacaklardır. Gençler teknoloji bağımlılığından uzaklaşarak sosyalleşeceklerdir.
Ülkemizde Sokak Sanatı
Ülkemizde de sokak sanatı giderek yaygınlaşmaya başlamıştır. Özellikle büyük şehirlerin sokaklarında bu sanata sıklıkla denk geliriz. Hatta bazı belediyeler sanatçıların sokak sanatını daha rahat gerçekleştirebilmeleri için bazı çalışmalar bile yürütmektedir. Sanat alanıyla ilgili ülkemizde son zamanlarda önemli gelişmeler yaşanmaya başlanmıştır. Sadece tek bir sanat dalına değil tüm sanat alanını kapsayan gelişmeler yaşanmaktadır. Sokak sanatı da bu alanlardan birisidir. Kaderine terk edilmiş sokaklar grafiti gibi sokak sanatıyla renklenmeye başlamıştır.
Sokak sanatının daha da geliştirilmesi gerekir. Çocuk veya genç fark etmeksizin toplumun her kesiminden kişiler bu sanatı yapabilmelidir. Bunun için daha rahat çalışacakları ve sanatı gerçekleştirebilecekleri bir alanın olması onları mutlu edecektir. Birbirlerinden destek alarak sanatını gerçekleştiren kişiler zamanlarını da daha verimli bir şekilde geçireceklerdir. Toplumda sanat bilincinin oluşturulması açısından küçük gibi gözüken bu adımlar geleceğe atılan doğru adımlardır.